En iyi doğum yöntemi hangisidir diye sorduğunuzu duyar gibiyiz. Bu nedenle doğum yöntemleri ve bu yöntemlerle ilişkili sorularınızı açıklamak için buradayız. Bu konulardaki farklı görüşler anne adayları için oldukça kafa karıştırıcı olabiliyor, değil mi? İşte bu karmaşayı gidermek için sırayla gitmeyi ön görüyoruz. Bu nedenle ilk durağımız, doğum yöntemleri nelerdir sorusu olacak.
İki tür doğum yöntemi vardır:
- Normal Doğum; vajinal yoldan yapılan ve neredeyse hiçbir cerrahi müdahaleye gerek duyulmayan doğum şeklidir.
- Sezaryen Doğum; cerrahi yöntemlerle anne karnından açılan kesi içerisinden bebeğin alındığı doğum şeklidir.
Doğum Yöntemlerine Nasıl Karar Verilir? Doğum Yöntemi Ne Zaman Belli Olur?
Öncelikle doğum yöntemini bir tercih gibi düşünmemelisiniz çünkü sizden bağımsız olarak gelişecek bazı durumlarda sezaryen veya normal doğum kaçınılmaz olabilir. Dolayısıyla doğum şekli konusundaki asıl tercih bebeğinizin durumuna daha doğrusu doktorunuza bağlıdır. Fakat elbette hiçbir aksilik olmadığı durumlarda normal veya sezaryen doğum tercihi yapmak size kalabilir. Yine de alanında uzman doktorların herhangi bir aksilik yaşanmadığı durumlarda normal doğum taraftarı olduklarını bilmelisiniz. Bunun başlıca nedeni normal doğumun en kolay doğum yöntemi olarak görülmesidir. Elbette kolay kısmı tartışmaya açık.
Doğum yöntemi ne zaman belli olur sorusuna ise şu şekilde cevap verebiliriz: Gebelik takibinizi yapan doktor 36. ve 37. Haftalara geldiğinizde doğum şekliniz konusunda bir değerlendirme yaparak, bunu sizinle de paylaşacaktır. Bebeğin başı geliyorsa, eşi rahim ağzını kapatmıyorsa ya da çatı darlığı yoksa normal doğum için bir planlama yaparak beklemeye geçilmesini önerebilir. 40. Haftaya kadar hatta 40+7’ye kadar normal doğum beklenebilir.
Fakat sezaryen doğum tercih edilecekse öncesinde ameliyat için gün belirlenecektir.
Sezaryen Doğum Hangi Durumlarda Tercih Edilir?
En acısız doğum yöntemi nedir diye sorulduğunda genellikle ilk cevap sezaryen doğumdur. Bunun nedeni ameliyat esnasında anestezi uygulanıyor olmasıdır fakat anne adaylarının karar verirken, ameliyat sonrası ağrı ve yararları da göz önünde bulundurmasında fayda var. Elbette bu ağrı, acı ve yaralar için uygulanan tedavi şekilleri de bulunmaktadır. Dolayısıyla ister sezaryen doğum ister normal doğum tercih edilsin; hiçbir koşulda acı içinde kıvranmak zorunda değilsiniz. Burada asıl soru hangi doğum yöntemi daha sağlıklı olmalıdır. Bu noktada az önce de belirttiğimiz gibi uzmanların normal doğumu tavsiye ettiklerini görebilirsiniz. Fakat diyelim ki doktorunuz sezaryen doğum yöntemini öneriyor. İşte bu durumda sezaryen doğum hangi durumlarda tercih edilir gelin, açıklayalım:
- Bebeğin ağırlığı önemlidir. Eğer bebek olması gereken ağırlığın üstünde ise buna iri bebek denir ve sezaryen önerilir. Bu ağırlık şekeri olmayan annelerde 4 kg, şekeri olan annelerde ise 4,5 kg’dır.
- Annenin çatısının saptanması da önemlidir. Dönemine girmesine rağmen baş gelişi olmayan, yan ya da ters denilen doğumlarda da sezaryen doğum tercih edilmelidir.
- Plasentanın rahim ağzının önünde durarak, doğum esnasında kanama yaratabileceği ön görülen durumlarda yine sezaryen tercih edilir.
- Doğumun yavaş olması, zor geçmesi ya da durması da plansız sezaryen doğuma neden olabilir.
- Göbek bağı veya kalp atışı problemleri de sezaryen doğum nedenidir.
- Annenin normal doğumu engelleyecek bir hastalığının bulunması ya da enfeksiyon taşıması durumlarında sezaryen tercih edilir.
- Son olarak iki veya daha çok bebek bekleniyorsa ve anne daha önce sezaryen ile doğum yapmışsa; bunlar da yine sezaryen doğum yönteminin nedenleri arasında gösterilebilir.